7 Eylül 2018 Cuma

12 Haziran 2018 Salı

Korku

“17. Yüzyıl, matematiğin çağıydı, 18. Yüzyıl doğa bilimlerinin, 19. Yüzyıl ise biyolojinin çağıydı. Bizimkisi, yani 20. Yüzyıl ise korkunun çağıdır. Yaşadıklarımız içimizde bir şeyi yıktı. İnsanoğlunun bir başka insanla insanlığın diliyle konuştuğu takdirde, insanca tepkiler yaratabileceğine yönelik o güven duygusu.. İnsanlar arasında sürüp giden uzun diyalog, artık kesildi. Ve diyalog yoluyla ikna edilemeyenlerin, insanda ancak KORKU uyandırması da son derece doğaldır.”

Kafka

20 Ocak 2018 Cumartesi

Gezgin canavarın midesinde

Gezgin, bir gün kalktığında koca bir dev tarafından yutulduğunu fark etti. Ne zaman olmuştu bu? Muhtemelen o uyurken dev sinsice yaklaşıp yavaş yavaş onu kaldırıp midesine indirmişti... Ama bu nasıl olmuştu? Gezgin nasıl olmuş da uyanmamıştı?

Esasen, Gezgin o gün kadar yorgundu ki uykusu çok ağırdı. Top patlasa duymaz dediklerinden... Her gün sadece bir gün daha hayatta kalabilmek için kalkıyor, gün içinde yapması gereken kadarını yapıp içindeki benliğini kış uykusunda tutuyordu. Bu şekilde bir varoluşa evrilmişti son dönemde. Ama uykuları da gitgide daha ağır, onu ele geçirmeye gitgide daha istekli oluyordu.

Normalde her gün güneşi hissederek uyanan Gezgin, o gün garip bir esinti ve sıkışmışlık duygusuyla uyandı. Gözlerini açtığında havanın hala karanlık olduğunu gördü. Ama bu, her zaman bildiğimiz gece karanlığına benzemiyordu. İçinde bir panik dalgası yayıldı hızla. Yorgunluğu kendini ele verdi. Bir anda ağlamaya başladı. Önce bu kadar yorgun olmaması gerektiğini, bunun kendi suçu olduğunu, o yüzden uyuyakalıp sonra da deve yem olduğunu düşündü. Sonra ne hata yaptım dedi kendi kendine. Neden şu anda bu kadar yorgunum? Bu noktaya nasıl geldim? Bu düşünce de pek fayda etmedi... Bunun üzerine başka bir yol seçti: "şu an ne yapsam ilerleyebilirim" diye sordu kendine.

İçinde bulunduğu yerden 3 çıkış vardı. İlki: devin ağzından çıkmak. Devin ağzından dışarı çıkmak için mideden yukarı gitmesi, daracık yutaktan geçebilmesi ve yemeklerin mideye gitmesine hizmet eden kaslarla dolu bir alandan geçmesi gerekiyordu. Üstelik o yoldan çıkabilse bile devin onu tekrar yakalayıp yutma olasılığı vardı. "Bu olmaz" diye karar verdi.

İkinci yol, devin sindirim sistemine dahil olup tamamen sindirilmeye izin vermekti. Sindirilemeyen kısımları dışarı çıkabilecek ama kim bilir hangi kısımları yol boyunca tüketilmiş olacaktı... Bu, biraz daha karşılıklı alışveriş gerektiren bir süreçti. Deve istediklerini verecek, kendi de eksik gedik, ama hayatta kalarak dışarı çıkabilecekti. Fakat, devi beslemek için kendinden bazı parçaları kaybetmek hem de kendi seçmediği parçaları, ve devin bile işine yaramayan parçalarla kalmak fikri onu rahatsız etti. Bunu da yapamayacağına karar verdi.

Bir üçüncü fikir tüm iradesini ve gücünü kullanarak mideyi de parçalayıp dümdüz bu canavardan uzaklaşmak olabilirdi. Canavar iyileşse bile kendisi canavardan kurtulabilecek ve kendini toplayabilecek kadar zaman kazanmış olacaktı. Ne zamandır kullanmadığı iradesi ve gücü de bilenmiş olacaktı.

Gezgin üçüncü yolu kullanmaya karar verdi.

C.